Tavşanlar, aslında Türkiye’de de yaygın olarak beslenen, oldukça sevimli, çalışkan ve dost canlısı hayvanlardır. Belki daha çok ‘’dilekçi’’ adı verilen, seyyar satıcılarda gördük onları ama evcil hayvan olarak da beslenebilecek canlılardır tavşanlar. Kulaklarının uzunluğu, bakışlarındaki saflık ve ufacık burunlarıyla, kediler kadar sevimli hayvanlardır, diyebiliriz onlar için. Ama nihayetinde, onlar da canlıdır ve onları beslemek için, yaşam tarzlarına saygı göstermeli, anlamalı ve onlara doğalarına uygun bir yaşam alanı sağlamalıyız.
Tavşanlar, ‘’crepuscus’’ olarak tabir edilen bir hayvan grubuna aittir. Bu hayvan grubu, daha çok gece yaşar. Yani, bizim hayat tarzımızın tersine, onlar gündüz uyuyup gece aktif olurlar. Tavşanlara dair bilmeniz gereken, iki temel özellik var; kazmak ve kemirmek. Doğaları gereği, sürekli kazmak ve kemirmekle meşgullerdir ve tırnaklarına, bacak tarzlarına, diş yapılarına baktığınızda, bu özelliklere göre oluştuklarını görebilirsiniz.
Evde Tavşan Bakımı Nasıl Olmalı?
Öncelikle, eğer evde bir hayvan besleyecekseniz, bu hayvanın türü önemli değil, ona uygun bir yaşam alanı sağlamalı, onun alışkanlıklarına ve tarzlarına saygı göstermelisiniz. Çünkü o hayvanı evinize alarak, ona ‘’beraber yaşama’’ teklifi götürmüş. Dolayısıyla, onu kendi özellikleri ile birlikte evinize alıyorsunuz. Bu, tabi ki tavşanlar için de geçerli.
Bir tavşanı, evde tamamen serbest bırakmanız için, onun alışkanlıklarına uygun bir çevre düzenlemesi gerekir. Örneğin, onun bulunduğu odada mobilya gibi, ahşap, tahta, plastik türü eşyalar varsa, bu hayvan, doğası gereği, o eşyaları kemirmeye başlayacaktır. Bu yüzden, tavşan evde tamamen serbest bırakılabilecek bir hayvan değildir.
Çünkü kendisine uygun olmayan eşyaları kemirmeye başlayacak, hem kendi sağlığını, hem de sizin yaşamınızı kötü etkileyecektir. Evde tamamen serbest dolaşacak bir hayvan istiyorsanız, tavşan size göre değil.
Tavşan beslemeye kesin karar verdiyseniz, onun için büyük bir kafes almalı ya da evin bir odasını, ona ayırmalısınız. Tavşanlar aslında kafes hayvanları değillerdir, kafeste besleyecekseniz bile, günde en az 2-3 saat serbestçe dolaşmaları, koşmaları gerekir. Sosyal hayvanlar oldukları için, sürekli yalnızlık, onlar için çok kötü bir tecrübedir. Biz nasıl tamamen yalnız biçimde yaşayamıyorsak, tavşanlar için de aynı durum söz konusudur. Onların sürekli kafeste kalmaları ile bizim hapis hayatı yaşamamız, tamamen aynı şeydir.
Kafes veya oda içinde, ona uygun bir kulübe yapmanız, tavşanın kendisini rahat ve güvende hissetmesini sağlayacaktır. Ama hayvanın sürekli büyüyeceğini unutmamalı ve kafesi çok küçük yapmamalısınız. Öte yandan, demir telleri olan kafes zeminleri, tavşanların patilerini acıtır.
Tamamen düz tabanı olan kafesler de, dışkı ve idrarla sürekli temasa sebebiyet verir. Bu yüzden, ızgara telli, ona uygun bir zemin, onu rahat ettirecektir.
Kafeste dikkat etmeniz gereken özellikler arasında; sıcaklığın 8 ile 24 derece arasında olması, direkt güneş ışığına maruz kalmaması, her zaman bol su ve saman bulunması, hayvanın tuvaletinin temiz olması ve her gün değiştirilmesi, kafes içinde kemirebileceği oyuncaklar ve koşup oynayabileceği, kaçıp saklanabileceği, içine girip kazabileceği karton koli veya kulübelerin olması, ayrıca tuvalet alışkanlığı kazanması açısından, tuvaletinin yerinin değiştirilmemesi vardır. Bunlar, tavşanın sağlıklı bedensel ve psikolojik gelişimi için, son derece önemli noktalardır.
Bir diğer önemli nokta da, hayvanın beslenmesidir. Özellikle kuru ve hazır mamaların, çok fazla verilmemesi, belli bir miktarda sınırlı tutulması gerekir. Bazı bitkiler zehirli olabilir, istediği her şeyi veya sizin gördüğünüz her besini, hayvana yedirmemelisiniz. Taze, çürümemiş yeşillikler verebilirsiniz. Yeşillikleri, yıkayıp kurulayarak vermelisiniz.
Ayrıca, tırnaklarının, iki ayda bir kesilmesi gerek. Dişler de, ortaya çıkabilecek bir çene probleminde, fazlaca uzayabilirler. Düzenli veteriner kontrolleri, hayvanınızın hastalık riskini azaltacak, ortaya çıkan problemlere erken müdahale etmenize imkan sağlayacaktır.