Serotonin, daha çok ‘’mutluluk hormonu’’olarak bilinse de, aslında bir ‘’nörotransmiter’’, yani, beyindeki hücreler arasında, elektrik alışverişi yapan bir maddedir. Daha çok anti depresan ilaçlar söz konusu olduğunda duyduğumuz hormon, bir sinir hücresinden aldığı elektriksel sinyali, diğer sinir hücrelerine aktarmakla görevlidir.
Beyinde salgılanan bir hormon olan ve vücudun çeşitli bölgelerinde üretilen serotonin, genellikle merkezi sinir sistemi ve mide-bağırsak kanalında yer alır. Merkezi sinir sistemi üzerinde bulunan serotonin, ruh hali, iştah, uyku, öğrenme, hafıza, cinsel ve sosyal davranışlar gibi, hayatımız üzerinde çok önemli etkileri olan durumları düzenler. Mide-bağırsak kanalında bulunan serotonin ise, sindirim faaliyetleri üzerinde çalışır.
Birçok sinir hastalığı üzerindeki etkisi bilinen serotonin, yaygın olarak kullanılan anti depresan ve anti anksiyetik özellikleri bulunan ilaçlar tarafından etkilenir. Serotonin seviyesine etki eden bu ilaçlar, salgılanan serotonin hormonunun hücreler tarafından emilmesini sağlayarak, vücuttaki serotonin hormonu miktarını artırırlar.
Serotonin seviyesi ile sinir hastalıkları arasındaki bağlantı bilinmekle beraber, yaşayan insanların beyinlerinde bulunan serotonin miktarı tam olarak ölçülemediğinden, bu ilişki henüz tam olarak ispatlanamamış ve kavranamamıştır.
Birçok bilim insanı, vücutta bulunan serotonin seviyesi ile depresyon, panik atak, obsesif kompülsif bozukluk gibi sinir hastalıklarının arasında bir ilişki olduğuna inanır. ‘’İnanır’’ diyoruz, çünkü, yukarıda bahsedilen engelden dolayı, serotonin hormonunun tam olarak ölçülememesi, bu konuda kesin kanılara varmayı imkansız hale getirir.
Depresyon hastalarında yapılan kan ölçümlerinde, serotonin seviyelerinin, diğer insanlardan daha düşük olduğu saptanmıştır. Anksiyete bozukluğu ve aşırı asabiyet gibi etkiler de yaratabilecek olan serotonin hormonundaki dengesizliğin, genel olarak, depresyon üzerinde önemli bir etkisi olduğu düşünülür.
Serotonin eksikliğine sebep olacak üç etken; beyin hücrelerinde üretimin az olması, reseptör bölgelerinin yetersiz olması ya da serotonin yapımında kullanılan triptofan maddesindeki eksiklik olarak düşünülür. Henüz, serotonin seviyesinin mi depresyona, depresyonun mu serotonin seviyesine etki ettiği, tam olarak çözülememiş bir noktadır. Ancak, serotonin hormonu ile depresyon ve diğer sinir sistemi hastalıkları arasındaki bağlantı tam olarak çözülememiş olsa da, bu yaygın kanıdan hareketle, depresyon ve diğer birçok psikolojik sorun tedavisinde kullanılan ilaçlar, serotonin seviyesini artırmayı amaçlarlar.
Vücuttaki serotonin seviyesinin, uyku ve cinsel aktivite gibi, insan hayatına son derece önemli etkileri olan davranışlar üzerinde de etkili olduğu saptanmıştır. Bu nedenle, serotonin seviyesi, hayat kalitesini artırmak için, oldukça önemli bir göstergedir. Serotonin seviyesinin düşük olması, depresyon, anksiyete, obsesif-kompülsif bozukluk, insomniya gibi birçok psikolojik soruna sebep olabilir. Bu yüzden, serotonin seviyesinin yüksek tutulması, oldukça önemlidir.
Serotonin Doğal Yollardan Nasıl Artırılır?
Kafein ve alkol kullanımı, yapay tatlandırıcılar, yetersiz ve dengesiz beslenme, yetersiz bedensel aktivite ve aşırı stres, serotonin üretimini sekteye uğratır. Bunun yanı sıra, ‘’triptofan’’ adı verilen, vücutta serotonin üretiminde kullanılan tek madde açısından zengin gıdaların tüketilmesi, serotonin oranını artırmaya yardımcı olacaktır.
B6, B9, B12 gibi vitaminlerin eksikliği de, serotonin oranının düşmesine sebep olduğundan, bu vitaminler açısından zengin besinlerin tüketilmesi de, bu hormonun üretimi için oldukça önemlidir.
Yetersiz bedensel aktivite, serotonin üretimini sekteye uğratır. Bu yüzden, üzerinizdeki ataleti, üşengeçliği bırakıp, spor yapmanız, hayat kaliteniz açısından, oldukça önemli.
Bunların yanı sıra, güneş ışığında bol zaman geçirerek, D vitamini seviyesini yükseltmek, masaj yaptırmak ve hayatımızdaki stresi azaltmak, serotonin seviyesinin yükseltilmesine yardımcı olacaktır.
Bu aktiviteler, hayat kalitenizin üzerinde son derece etkili, ruh halinizi etkileyebilecek unsurlardır. Üzerinizdeki ölü toprağını atın ve hayatınızı güzelleştirin.