80’ler Stili Nasıl Yansıtılır?

Moda her ne kadar hızlı ilerleyen, yenilikçi bir dünya olsa da her zaman geçmişten beslenmesini de başarmıştır. 60’lar, 70’ler derken şu sıralar revaçta olan bir başka moda akımı ise 80’ler stili.
80’ler denince aklımıza gelen abartı ve parlak kıyafetler her ne kadar doğru olsa da bir çoğumuzda 80’ler görüntüsü denince akıllarda hep kostüm partisini andıran bir görüntü oluşuyor. Karnavaldan çıkmışa dönmeden sezonun en gözde akımlarından olan 80’ler modasını nasıl uygulayabileceğinizi sizin için yazdık.

Silüet

Bir dönemin tarzını oluşturabilmenin başlıca yolu, o dönemin silüetini anlamaktan geçiyor. 80’ler stili denince en kilit nokta kum saati silüetini oluşturmak yani omuzların daha geniş, belin daha küçük olarak vurgulandığı proporsiyonu yakalamak. Bunu başarmak için en kolay ve rahat yöntem vatka kullanmaktır. Bluzların, ceketlerin içlerine yerleştirilen vatkalar size daha güçlü bir imaj çizerken vücudunuzu dengelemekte de büyük yarar sağlayacaktır.

Renkler

80’ler moda dünyasında renklerin ve desenlerin hakim olduğu yıllardı. Florasan tonları, neonların yanı sıra pastel tonları da sıklıkla kullanılıyordu. Monokrom renklerinden vazgeçemeyenler ise bu canlılığı kıyafetlerine büyük aksesuarlarda kullanarak katıyordu. Örneğin siyah vatkalı ceketinizin altına parlak bir kırmızı kemer, düz bir kıyafetin altına neon ayakkabılar ve aksesuarlar gibi renkleri kullanarak bu stili yakalamaya çalışabilirsiniz.

Etki

Bir çok dönemde olduğu gibi 80’li yılların stiline dönemdeki müzik ve spor da çok etki etti. Michael Jackson’ın müzik dünyasında hakimiyetini sürdüğü yıllarda ortaya çıkan loafer ayakkabılar, 80’ler stilinin kilit noktalarını oluşturuyor. Yüksek bel ama bilekten hafif pantolonlarınızı loaferlar ve vatkalı ceketlerle birlikte kullanarak tipik bir 80’ler görüntüsü rahatlıkla oluşturabilirsiniz.

Bir yandan da Amerika’dan çıkıp tüm dünyaya yayılmakta olan hip hop kültürüyle hip hop aksesuarları moda dünyasına giriş yapmıştı. LA Gear, Reebok gibi spor ayakkabılar 80’ler stilinin kilit parçaları arasında gösterilebilir. Böyle bir dönem tarzı yakalamak için loaferların yanı sıra siz sneakerlar da kullanabilirsiniz.

80’ler desince akla gelen bir başka önemli konsept de tabii ki aerobik ve Jane Fonda. Aerobik’in yaygınlaşmasıyla hayatımızda yer edinmiş bodysuitler, taytlar, saç bantları gibi kavramlar 80’ler stilinde kullanılabilecek önemli parçalar arasında. Yüksek bel bir tayt içine bir bodysuit veya vaktalı hafif oversize bir bluzun altına giyeceğiniz loafer ayakkabılarınızla hem rahat hem de günümüz çizgisinden çok da uzaklaşmadan 80’ler stilini oluşturabilirsiniz.

Kumaşlar

80’ler bir yanda da sentetik kumaşlarla aklımızda canlanıyor. Spandex, naylon gibi materyallerden oluşan parlak renklerdeki pantolonları, etekleri vatkalı bluzlar ve ceketlerle kombinleyerek bu stili oluşturabilirsiniz. 80’ler denince her ne kadar sentetik kumaşlar ilk akla gelenler olsa da dönemde lüks materyal anlayışı da devam etmekteydi. Spandex gibi kumaşlardan taytlarınızı ipek vatkalı bluzlarla kombinlemek 80’ler stilni oluşturmanızda temel kurallardan olacaktır.

Kot Kumaşı

Denim yani kot kumaşı 80’li yıllarda altın çağını yaşıyordu. Gündelik hayatınızda oversize kot ceketiniz veya mom-jeanslerinizle 80’ler modasına selam çakabilirsiniz. Bir çok mağazada böyle parçalar bulabilmenin yanı sıra bir vintage mağazasından gerçek bir 80’ler kot ceketi almak hem gardrobunuzda ömürlük bir parça olacaktır hem de sizi o dönemin ruhuna daha çabuk sokacaktır.

Aksesuarlar ve Saç

80’ler aslında her ne kadar kıyafetlerle çok ön planda olsa da bu stili yaratmanın aslında en kolay ve temel yolu doğru aksesuarları kullanmakta yatıyor. Bazı parçalar günlük hayatta kullanım için heryere çok uyumlu olmasa da aksesuarlarınızla rahatlıkla 80’ler stilini oluşturabilirsiniz.

80’ler stilinin en kilit aksesuarları arasında bel çantaları geliyor. Daha çok kot ve sentetik kumaşlardan üretilen bu çantalar şu sıralar moda dünyasında bir geri dönüş yaşıyor. Herkesin zevki olmayan ama aslında çok pratik olan bu çantaları nerde görürseniz görün aklınıza direkt 80’ler geleceğinden eminiz. Kot pantolonlar veya taytlarla kombinleyerek gündelik hayatınızda kullanabileceğiniz bu çantalarla ne kadar rahat ettiğinize siz bile şaşırabilirsiniz.

80’ler denince büyük ve kalın kemerleri kim unutabilir ki? Çok rahat olmasa da belimizi daha ince gösterdiği için ve vatkalarla birlikte kullanıldığında vücuda güçlü bir kum saati görüntüsü kattığı için birçok 80’ler kombininde ön planda olan bir parçadır kemerler.

Kıyafetleri tamamlayan önemli detaylardan biri olan saç ve makyaj konusuna gelirsek dönemde minimal bir görüntüden bahsedemeyiz. Kabarık, bol hacimli saçlar, kahküller, renkli farlar ve rujlar kullanarak bu dönem stilinizi pekiştirebilirsiniz.

Scrunchies yani Türkçesiyle büyük lastik tokalar saç aksesuarları içinde 80’lerde en önemli olanlarındandı. Bir sürü farklı renkte olan hatta neon renklerde bile olan bu tokalarla saçlara dağınık at kuyrukları ve dağınık topuzlarla görüntünüze son dokunuşları yapabilirsiniz.

Spor ayakkabıların yanı sıra loafer’larda 80’ler stilinde kilit bir nokta. Dönemin ikonlarından Michael Jackson’ın sıklıkla giydiği loaferları ister elbiseler le isterse hafif bilekten kesik pantolonlarla kombinleyebilirsiniz.

Son olarak da hiç bir kıyafet nerdeyse gözlüksüz bitmiş sayılmaz, hatta bazen gözlük bir kıyafetin en önemli ve dikkat çeken noktası olabiliyor. 80’ler stili oluşturmakta da bu kuralı es geçemeyeceğiz. Dönemin kuşkusuz en dikkat çeken gözlükleri arasında Ray Ban Wayfarers vardı. Aradan 30 yıldan fazla geçmesine rağmen hala popülerliğini kullanan bu model 80’lerin esintilerini taşımanın en güncel ve rahat yollarından biri aslında.

*Bu yazı Modakariyeri.com tarafından kaleme alınmıştır.

Exit mobile version