Arap coğrafyasına özgü olan mırra, birkaç kez demlenerek hazırlanan acı bir kahvedir. İsmi, Arapça ‘’acı’’ anlamına gelen ‘’mur’’dan türemiştir. Çok acı ve koyu olduğu için küçük bardakta tüketilir. Ülkemizde Adana, Şanlıurfa, Mardin gibi Arap kültürünün yaygın olduğu yörelerde bulunur. Sunumu özel çaba gerektiren bir içecektir. Yayılamaması ve yerel kalmasının sebeplerinden biri de evinizde kendi başına pişirebileceğiniz bir kahve türü olmamasıdır.
Mırra nasıl yapılır?
- Kilolarca kahve çekirdeğinden, ciddi bir emek harcanarak yapılan mırra, oldukça zahmetlidir.
- Özel bir kahve çekirdeği yoktur. Mırra için kaliteli kahve çekirdeği yeterlidir.
- Tercih edilen, kahve çekirdeğinin çiğ (yeşil) halde alınmasıdır. Bu çekirdekler, geniş ve uzun saplı tavaya benzeyen kaplarda kavrulur. Uygun rengi aldığını görünce, usta kavurma işlemini bitirir.
- Kavurma işleminin ardından, ağaçtan yapılmış dibeklerde kahve çekirdekleri dövülmeye başlanır. Türk kahvesi yapımındakinin aksine çekirdekler daha iri dövülerek çekirdekler hazır hale getirilir. Artık günümüzde dövülme için kahve değirmenleri kullanılıyor.
- Mırranın hazırlandığı büyük özel cezvenin adı ‘’gümgüm’’dür. İçine yarım kilo kahve çekirdeği atılır ve 2 saat boyunca kaynatılır. Kaynatma evresi, bilinen yöntemlere göre çok uzundur. Belli aşamalarda kahvenin telvesi ayrıldıktan sonra kaynatmaya devam edilir.
- Kaynatma işleminin sonunda kahve telvesinin üzerinde kalın bir sıvı oluşur, buna ‘’şerbet’’ adı verilir.
- Şerbet süzülür ve ‘’mutbak’’ denilen, mırra için özel hazırlanmış güğüm benzeri bir kaba konur.
- Kaynatma işlemi devam ederken üzerine 2-3 kilo kahve çekirdeği ve su eklenir. Taşmamasına özen gösterilerek devam edilir.
- Bir iki defa daha süzme işleminden geçirilen karışım, kahve katılmadan sadece su eklenerek iki defa daha mutbaktan geçirilir.
- Mırra şekersiz içildiği için hazırlanırken tatlandırma işleminden geçmez.
- Tüm bu işlemlerin sonucunda uzun süre saklanabilen ve tekrar kullanılabilen koyu kıvamlı ve acımsı mırra elde edilir.
Mırra nasıl içilir?
- Mırra yapıldıktan sonra soğumaya bırakılır. Mırranın kıvamı, içine konduğu fincanın kenarını boyayıp boyamadığıyla belirlenir.
- Soğuyan kahve imbik veya cezvelere alınır ve tekrar ısıtılarak sunulur.
- Genellikle özel günlerde ikram edilen, hazırlanması oldukça zor ve zahmetli olan mırra ‘’ağa içeceği’’ olarak da adlandırılıyor.
- Geleneksel olarak kulpsuz, küçük bir fincan ile servis edilir. Yarısını geçmeyecek şekilde fincana doldurulur.
- Serviste yaş olarak büyükten küçüğe doğru bir sıra takip edilir.
- Kahveyi servis eden kişi, sırası gelen konuğa bir içimlik kahve doldurur. Konuk kahveyi içtikten sonra fincan yine yarısına kadar doldurulur. İkinciyi de içen konuk, fincanı servis edene geri verir. Kahveyi servis eden kişi, her servisten sonra bardağı siler ve bir sonraki konuğa aynı fincan ile ikramda bulunur.
- Genelde misafir geldiğinde sohbet ederken yemek üzerine ve misafir kalkarken ikram edilir. Bu ikrama ‘’kovma’’ denmektedir.
- Mırra, yavaş ve şekersiz içilir.
- Mırraya tat vermesi için karışıma kakule eklenebilir.
- Eğer mırranızı bitirdikten sonra daha fazla içmek istemiyorsanız ters çevirmelisiniz, bu yenisini istemediğiniz anlamına gelir. Aksi halde servise devam edilir.
- Kahve içimi sırasında fincanın kesinlikle yere konmaması gerekmektedir. Fincanı yere koymak, mırrayı hazırlayana hakaret anlamına gelmektedir. Eskiden bu hatayı yapanın yapması gerekenler varmış. Rivayetler şu şekilde:
Fincanı altınla doldurmak
Kahveyi servis edenle evlenmek
Kahveyi servis edeni evlendirmek
Kahveyi servis edenin çeyizini düzmek
Fincanını yere koyanın bunlardan birini veya birkaçını yapması beklenirmiş. - Bir aile konuklarına mırra sunması için özel şartlar gerekiyor. Daha önce hiç mırra sunmamış bir ailenin çocuğu, hali vakti yerine geldiğinde mırra vermek isterse, usulüne uygun olarak komşu yörenin ileri gelenlerini de evine davet etmek zorunda. Bu olaya ‘’destur’’ deniyor ve büyük bir yemek şöleniyle kutlanıyor.
- Şunu da belirtelim ki aşırıya kaçmadan tüketilen mırra, selülite ve karaciğer hastalıklarına iyi geliyor. Mırranın aşırı uyarıcı, canlandırıcı ve yorgunluk giderici etkisinin yanında içiminin güzel bir hazzı olduğunu da söylemek mümkün.